İSPATLARIMIZ BİTMİYOR EVLAD-I OSMANLI !!!11!!
*Dünyanın ilk ayfon ve işlemci üreten fabrikası Osmanlı Devletindeydi. Sitiv Jobsun amcası mehmet akif fabrika kurulumunda aktif rol aldı. Fakat bunu farkeden Yossi Kohen ülkenin gelişmemesi için Mehmet Akif'e Kuran Çevirme işi Verdi. Peki Soruyoruz çevrilecek ne vardı ?
*Ardından bilim yapacakken kendini bir odaya kapatılmış halde bulan akif'in "El-Fon" Fabrikası Battı.(aslında kapatıldı) Daha sonra oğlu ABD'ye kaçtı. Onun oğlu olan sitiv de şirketini geliştirip tüm dünyada tanınan bir kişi oldu.(rahmetli fotografta çok sinirli nedeni açık olsa gerek)
*Yossi kohen ise El-Fon Fabrikasını kapattırıp gençlerin aklını karıştıracak, onları günaha sokacak BİRA fabrikasını açtı.(Demek ki olay latin harflerinde değilmiş)
* ios diye bilinen yazılımın açılımı da İslam Orduları Saltanatıdır.
sevgili kardeşlerimiz, yeni türkiye'nin (neo osmanlı) evlatları Allah Rızası için sayfamızı ve gönderilerimizi paylaşalım ve KAMALİST'lerin bir nebze gerçek tarihi öğrenmelerini sağlayalım inşALLAH...
kaynak: osmanlı'daki silikon vadileri ve yarı iletken teknolojisi.
-issoy nehok-
REAL HISTORY
15 Kasım 2013 Cuma
KIBRIS 1974 HAREKATI “BARIŞ HAREKATI” DEĞİLDİR. "AYŞE TATİLE ÇIKSIN" PAROLASININ İÇ YÜZÜ!!!
Yaklaşık 40 yıldır bize 1974 Kıbrıs Harbi, “Kıbrıs Barış Harekatı” olarak resmi ideoloji tarafından tezahür ettirildi. Basını, ordusu, aydını bir olmuş “barış harekatı”, “barış harekatı” olarak söyleyip durdular. Bu külliyen yalandır! Hakikatın hülasası şudur: Kıbrıs’a İngiltere-Türkiye ortaklaşa olarak İmam-ı Ze’uz-i Hazretlerinden bu yana kadar Müslüman olarak yaşamış Kıbrıs’lı Müslüman Yunanları katliam yapmak, Kıbrıs’a Kemalist ve İngilizci Denktaş rejimini getirmek için harekat yapılmıştır. Harekat maalesef gayesine erişmiş, Kıbrıslı Yunanlar İslam’ı terk etmiş, Hıristiyanlığı kabul etmişlerdir.
1-) 1974 Harekatı öncesinde, Kıbrıs’a şeriat hakimdi. Kıbrıs’ın ünlü alimi İmam Maksut Aryuz-i Hazretleri Kıbrıs’ı yönetiyordu. Ancak bunu bize Kemalist rejim “Makaryus” olarak tanıtmış ve İmam Maksut Aryuz-i Hazretlerini Ortodoks Hıristiyan olarak göstermişlerdir.
2-) Kıbrıs’ın eski adı Ada-yı Kıble-i Şerif’ti. Osmanlı Devleti, Suudi Arabistan ile Anadolu arasında kalan bu adaya, Kabe’ye yakın olduğu işin Kabe’ye olan saygısını tezahür etmek için “Kıble-yi Şerif” adını verdi ve ada 1974 yılında kadar bu isimle anılıyordu. Fakat 1974 sonrası İngiliz-Kemalist-Denktaş işbirliği Adayı önce böldü, sonra adını değiştirdi ve adını “Kıbrıs” olarak değiştirdi.
3-) Kıbrıs yani Kıble-i Şerif adasının eski şekli Hilal Şeklindeydi. Ancak İngiliz-Kemalist-Denktaş üçlüsünün İnşaat, Jeoloji mühendisleri adanın Hilal şeklini bozdular ve onun yerine MASONLARIN SAHİP OLDUĞU spor giyimleri markası olan NIKE’IN şeklini verdiler.
4-) İmam Maksut Aryuz-i rejimine Ayaklanan Türklerin hepsi de Kemalistti. Neden Kıble-i Şerif adasında “şehit” dedikleri kişilerden bir tane bile başı kapalı yok? Neden bir tanesi bile namaz kılarken öldürüldüğüne dair fotoğrafı yok? İşte nedeni bu. İmam-ı Maksut Aryuz-i hükümetinin temellerini attığı İslam rejimini yıkmak için ayaklandılar.
5-) Kıbrıs bölündükten sonra neden Türkler Kuzey’e, Yunanlar Güney’e geçti hiç düşündünüz mü? Neden? Müslüman olan Yunanlar, Kutsal toprak olan Suudi Arabistan’a daha yakın olabilmek için oraya geçtiler. Ancak Türkler, Kemalist Türkiye’ye daha yakın olmak, İslam’dan uzak durmak için Kuzey’de kaldılar. Tabi daha sonra Yunanlar da Hıristiyanlaştırılmıştır.
6-) Kemalist Ecevit dönemindeki Kıbrıs Harekâtının parolası neydi? “Ayşe Tatile Çıksın” Bu paroladan bile her şey anlaşılıyor!!! Kemalist-İngiliz-Denktaş üçlüsü Kıbrıs’ı böldükten ve İslam’ı Kıbrıs’tan tecrit ettikten sonra Kıbrıs’ta keyifli bir tatil yapmayı planlamışlar!!! Tatile bir de neden çıkılır? Deniz kenarında mayo yahut bikiniyle güneşlenmek, denize girmek gibi HARAM şeyleri yapmak için çıkılır!!! Bu da ne kadar Kemalist bir zihnin ürünü olduğu Ayrıca “Ayşe” adını kullanarak Peygamber efendimizin eşi Hz. Ayşe’ye hakaret etmişlerdir!! Hz. Ayşe haşa tatile çıkmazdı!!! Peygamber efendimizin tebliğ ettiği Din’e sımsıkı sahip çıktı!!!
HÜKÜMET’E SESLENİYORUZ! KKTC’DEN TÜRKLERİ ÇEKİN VE KIBRIS’A ESKİ ADINI VERMEKLE BİRLİKTE ORAYI YENİDEN MÜSLÜMAN YAPIN!
Kaynak: Katır Kısıroğlu- İmam-ı Maksut Aryuz-i’nin Hatıratı
-Muston-
Yaklaşık 40 yıldır bize 1974 Kıbrıs Harbi, “Kıbrıs Barış Harekatı” olarak resmi ideoloji tarafından tezahür ettirildi. Basını, ordusu, aydını bir olmuş “barış harekatı”, “barış harekatı” olarak söyleyip durdular. Bu külliyen yalandır! Hakikatın hülasası şudur: Kıbrıs’a İngiltere-Türkiye ortaklaşa olarak İmam-ı Ze’uz-i Hazretlerinden bu yana kadar Müslüman olarak yaşamış Kıbrıs’lı Müslüman Yunanları katliam yapmak, Kıbrıs’a Kemalist ve İngilizci Denktaş rejimini getirmek için harekat yapılmıştır. Harekat maalesef gayesine erişmiş, Kıbrıslı Yunanlar İslam’ı terk etmiş, Hıristiyanlığı kabul etmişlerdir.
1-) 1974 Harekatı öncesinde, Kıbrıs’a şeriat hakimdi. Kıbrıs’ın ünlü alimi İmam Maksut Aryuz-i Hazretleri Kıbrıs’ı yönetiyordu. Ancak bunu bize Kemalist rejim “Makaryus” olarak tanıtmış ve İmam Maksut Aryuz-i Hazretlerini Ortodoks Hıristiyan olarak göstermişlerdir.
2-) Kıbrıs’ın eski adı Ada-yı Kıble-i Şerif’ti. Osmanlı Devleti, Suudi Arabistan ile Anadolu arasında kalan bu adaya, Kabe’ye yakın olduğu işin Kabe’ye olan saygısını tezahür etmek için “Kıble-yi Şerif” adını verdi ve ada 1974 yılında kadar bu isimle anılıyordu. Fakat 1974 sonrası İngiliz-Kemalist-Denktaş işbirliği Adayı önce böldü, sonra adını değiştirdi ve adını “Kıbrıs” olarak değiştirdi.
3-) Kıbrıs yani Kıble-i Şerif adasının eski şekli Hilal Şeklindeydi. Ancak İngiliz-Kemalist-Denktaş üçlüsünün İnşaat, Jeoloji mühendisleri adanın Hilal şeklini bozdular ve onun yerine MASONLARIN SAHİP OLDUĞU spor giyimleri markası olan NIKE’IN şeklini verdiler.
4-) İmam Maksut Aryuz-i rejimine Ayaklanan Türklerin hepsi de Kemalistti. Neden Kıble-i Şerif adasında “şehit” dedikleri kişilerden bir tane bile başı kapalı yok? Neden bir tanesi bile namaz kılarken öldürüldüğüne dair fotoğrafı yok? İşte nedeni bu. İmam-ı Maksut Aryuz-i hükümetinin temellerini attığı İslam rejimini yıkmak için ayaklandılar.
5-) Kıbrıs bölündükten sonra neden Türkler Kuzey’e, Yunanlar Güney’e geçti hiç düşündünüz mü? Neden? Müslüman olan Yunanlar, Kutsal toprak olan Suudi Arabistan’a daha yakın olabilmek için oraya geçtiler. Ancak Türkler, Kemalist Türkiye’ye daha yakın olmak, İslam’dan uzak durmak için Kuzey’de kaldılar. Tabi daha sonra Yunanlar da Hıristiyanlaştırılmıştır.
6-) Kemalist Ecevit dönemindeki Kıbrıs Harekâtının parolası neydi? “Ayşe Tatile Çıksın” Bu paroladan bile her şey anlaşılıyor!!! Kemalist-İngiliz-Denktaş üçlüsü Kıbrıs’ı böldükten ve İslam’ı Kıbrıs’tan tecrit ettikten sonra Kıbrıs’ta keyifli bir tatil yapmayı planlamışlar!!! Tatile bir de neden çıkılır? Deniz kenarında mayo yahut bikiniyle güneşlenmek, denize girmek gibi HARAM şeyleri yapmak için çıkılır!!! Bu da ne kadar Kemalist bir zihnin ürünü olduğu Ayrıca “Ayşe” adını kullanarak Peygamber efendimizin eşi Hz. Ayşe’ye hakaret etmişlerdir!! Hz. Ayşe haşa tatile çıkmazdı!!! Peygamber efendimizin tebliğ ettiği Din’e sımsıkı sahip çıktı!!!
HÜKÜMET’E SESLENİYORUZ! KKTC’DEN TÜRKLERİ ÇEKİN VE KIBRIS’A ESKİ ADINI VERMEKLE BİRLİKTE ORAYI YENİDEN MÜSLÜMAN YAPIN!
Kaynak: Katır Kısıroğlu- İmam-ı Maksut Aryuz-i’nin Hatıratı
-Muston-
OSMANLI DEVLETİNDE POKEMON ISLAHATLARI VE KAMALİZMİN BU MAHLUKATLARIN NESLİNİ TÜKETMESİ OLAYI
Öncelikle;
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=304176946388299&set=pb.291711064301554.-2207520000.1382527984.&type=3&theater
Linkteki konumuzda da daha önce belirttiğimiz gibi Kamalist olan Roket Takımı'na karşı verdiği amansız mücadele ile gönülleri fetheden Ash'in hikayesi 2000'li senelerin başında Pokémon adıyla hayatımıza girmişti. Şimdi size bunca sene Kamalizmin'in bizden sakladığı bir gerçeği daha bulup getirdik: POKEMON NESLİNİ KAMALİZM KURUTMUŞTUR.
1- Bilirsiniz 3 tarafı denizlerle çevrili Cennet-i ala Anadolu'muzda her türlü sebze ve mahlukat yetişmektedir. Ancak fabrika aşığı Yossi Kohen(Mustafa Kemal)'in getirdiği gereksiz sanayiileşme yurdumuzdaki doğal yaşantıyı bozmuştur. Bunun dışında neredeyse 300 yıl Osmanlı'nın en önemli geçim kaynağı olan pokemonlar 1923 sonrası çıkarılan bir takım kanunlarla av hayvanı kapsamına sokulmuş ve Kamalistlerce DİRİ DİRİ YENİLMİŞTİR.
2- Osmanlı'nın en cefakar padişahlarından biri olan Sultan Abdülaziz Han Hazretleri 1860'ta tahta çıktığı gibi pek çok ıslahat başlatmıştır. Bunların başında da hayvancılık gelmektedir. Çocukluğundan beri pokemonlara merakı olan Abdülaziz Han 1862 senesinde okuttuğu fermanla pokemonların ıslah edilip İslamiyet hayrına hizmet edecek biçime getirilmelerini buyurmuştur. Resimde Abdülaziz Han Hazretleri ve çok sevdiği has pokemonu Mar-u Vak'ı görmekteyiz.
3-Abdülaziz Han Hazretleri 1864 senesinde Hakkari bölgesindeki İndigo vadisinde doğan ve pokemon eğitimindeki başarısı ile dikkat çeken Müslüman genç İndigolu Eşref'i Topkapı Sarayı'na çağırır ve eski türkçeyle "Gat-u ketçîm ol!" buyurur yani "Kara keçim ol, kulum ol".
"Eş" mahlasıyla da bilinen İndigolu Eşref Efendi Abdülaziz Han devrinde pek çok yeni pokemon türü keşfedip eğitmeyi başarmıştır. Bunlardan Bi'kâ Çul ise can yoldaşı olmuştur. Osmanlı ekonomisi bu dönemde yeniden bir yükseliş göstermiştir.
4- Pokemonculuk geleneği son padişah Sultan Vahidettin Han Hazretleri'ne kadar verimli bir biçimde geldiyse de iktidara hile ile el koyan Mustafa Kemal (Yossi Kohen) Osmanlı'ya ait ne varsa yok etmeye and içmiştir ve Osmanlı'nın bir izi olarak gördüğü pokemonculuğu bitirmek için çıkardığı kanunlarla aklın vicdanın almayacağı katliamlar yaptırmıştır. İndigo Vadisi'ndeki pokemonların uçaklardan bombalanmasına kızı Sabiha Gökçen de bizzat katılmıştır!
5- Kamalistlerin ilk 10 senesinde pokemonlar neredeyse tamamen yok olmuştur. DİKKAT EDERSENİZ ONUNCU YIL MARŞINDA HER ŞEY VAR AMA POKEMONLARDAN BAHSEDİLMEMİŞ. Bunun sebebi pokemonları tamamen katlettiklerini sanmalarıdır. Ne var ki ABD(ALLAH'ın Birleşik Devletleri)'den gelen bir gurup Müslüman alim bu kıyıma sessiz kalamamış ve göz yaşları içinde kurtarabildiklerini küçük Osmanlı olan ABD'ye götürmüşler, burada koruma altına almışlardır. Resimde günümüze kadar soyu devam ettirilebilen bir grup pokemon görmekteyiz. Bunlara gavurca pikachu, paras, pidgeon, beedrill falan denmiştir. ALLAH o Müslüman Amerikalılardan razı olsun. Ecdadımızın canlı mirasına sahip çıkmışlardır.
Bu gözü dönmüş Kamalistlerin yeri geldiğinde nasıl masum canlara kıydığını görün, işitin ey Osmanlı sevdalısı Müslüman dostlar!!!
Kaynak: Kürtajer Heryöne / Abdülaziz Dönemi Islahatları ve Pokémonlar
-Fujira-
Öncelikle;
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=304176946388299&set=pb.291711064301554.-2207520000.1382527984.&type=3&theater
Linkteki konumuzda da daha önce belirttiğimiz gibi Kamalist olan Roket Takımı'na karşı verdiği amansız mücadele ile gönülleri fetheden Ash'in hikayesi 2000'li senelerin başında Pokémon adıyla hayatımıza girmişti. Şimdi size bunca sene Kamalizmin'in bizden sakladığı bir gerçeği daha bulup getirdik: POKEMON NESLİNİ KAMALİZM KURUTMUŞTUR.
1- Bilirsiniz 3 tarafı denizlerle çevrili Cennet-i ala Anadolu'muzda her türlü sebze ve mahlukat yetişmektedir. Ancak fabrika aşığı Yossi Kohen(Mustafa Kemal)'in getirdiği gereksiz sanayiileşme yurdumuzdaki doğal yaşantıyı bozmuştur. Bunun dışında neredeyse 300 yıl Osmanlı'nın en önemli geçim kaynağı olan pokemonlar 1923 sonrası çıkarılan bir takım kanunlarla av hayvanı kapsamına sokulmuş ve Kamalistlerce DİRİ DİRİ YENİLMİŞTİR.
2- Osmanlı'nın en cefakar padişahlarından biri olan Sultan Abdülaziz Han Hazretleri 1860'ta tahta çıktığı gibi pek çok ıslahat başlatmıştır. Bunların başında da hayvancılık gelmektedir. Çocukluğundan beri pokemonlara merakı olan Abdülaziz Han 1862 senesinde okuttuğu fermanla pokemonların ıslah edilip İslamiyet hayrına hizmet edecek biçime getirilmelerini buyurmuştur. Resimde Abdülaziz Han Hazretleri ve çok sevdiği has pokemonu Mar-u Vak'ı görmekteyiz.
3-Abdülaziz Han Hazretleri 1864 senesinde Hakkari bölgesindeki İndigo vadisinde doğan ve pokemon eğitimindeki başarısı ile dikkat çeken Müslüman genç İndigolu Eşref'i Topkapı Sarayı'na çağırır ve eski türkçeyle "Gat-u ketçîm ol!" buyurur yani "Kara keçim ol, kulum ol".
"Eş" mahlasıyla da bilinen İndigolu Eşref Efendi Abdülaziz Han devrinde pek çok yeni pokemon türü keşfedip eğitmeyi başarmıştır. Bunlardan Bi'kâ Çul ise can yoldaşı olmuştur. Osmanlı ekonomisi bu dönemde yeniden bir yükseliş göstermiştir.
4- Pokemonculuk geleneği son padişah Sultan Vahidettin Han Hazretleri'ne kadar verimli bir biçimde geldiyse de iktidara hile ile el koyan Mustafa Kemal (Yossi Kohen) Osmanlı'ya ait ne varsa yok etmeye and içmiştir ve Osmanlı'nın bir izi olarak gördüğü pokemonculuğu bitirmek için çıkardığı kanunlarla aklın vicdanın almayacağı katliamlar yaptırmıştır. İndigo Vadisi'ndeki pokemonların uçaklardan bombalanmasına kızı Sabiha Gökçen de bizzat katılmıştır!
5- Kamalistlerin ilk 10 senesinde pokemonlar neredeyse tamamen yok olmuştur. DİKKAT EDERSENİZ ONUNCU YIL MARŞINDA HER ŞEY VAR AMA POKEMONLARDAN BAHSEDİLMEMİŞ. Bunun sebebi pokemonları tamamen katlettiklerini sanmalarıdır. Ne var ki ABD(ALLAH'ın Birleşik Devletleri)'den gelen bir gurup Müslüman alim bu kıyıma sessiz kalamamış ve göz yaşları içinde kurtarabildiklerini küçük Osmanlı olan ABD'ye götürmüşler, burada koruma altına almışlardır. Resimde günümüze kadar soyu devam ettirilebilen bir grup pokemon görmekteyiz. Bunlara gavurca pikachu, paras, pidgeon, beedrill falan denmiştir. ALLAH o Müslüman Amerikalılardan razı olsun. Ecdadımızın canlı mirasına sahip çıkmışlardır.
Bu gözü dönmüş Kamalistlerin yeri geldiğinde nasıl masum canlara kıydığını görün, işitin ey Osmanlı sevdalısı Müslüman dostlar!!!
Kaynak: Kürtajer Heryöne / Abdülaziz Dönemi Islahatları ve Pokémonlar
-Fujira-
ÇANAKKALE SAVAŞI DENEN ŞEY KOCA BİR UYDURMADIR! GERÇEKLERİ PAYLAŞIYORUZ:
Bildiğiniz gibi Kamalist rejimin kendi varlığına meşrutiyet yaratmak için sürekli ortaya atıp durduğu bir savaştır Çanakkale Harbi. Dünyanın 4 bir yanından devletlerin işgale geldiğini, Mustafa Kemal'in (YOSSİ KOHEN) ülkeyi kurtardığını anlatırlar. İşte üstad Katır Kısıroğlu'nun araştırmaları bir gerçeği daha ortaya çıkardı: ÖYLE BİR SAVAŞ YOK!
1- Birincisi bahsedilen dönemde Osmanlı mason İngilizler ile harp halindeydi. Trablusgarp'da öldürülen Osmanlı subayı Mustafa Kemal'in yerine geçen İngiliz ajanı YOSSİ KOHEN bu gerçeği farkettirmeden padişahımızın en yakınlarına kadar sızmıştı.
2- İngilizler o kadar saldırı hazırlayacak, Osmanlı'nın da eli armut toplayacak öyle mi? Döneminde kıtalar arası balistik füze teknolojisine sahip Osmanlı Devleti istese 3 günde Londra'yı alabilirdi. Bir defa adam niye asker göndersin? Basar düğmeye, çakar atom bombasını. Osmanlı askerinde o dönem her imkan vardı. Bugünkü ABD (ALLAH'ın Birleşik Devletleri) askerleri ile üniformalarının özellikleri ve benzerlikleri TIPA TIP AYNIDIR.
3- Dünyanın dört bir yanından ordu gelmemiştir, sadece İngilizler ile savaşılmaktaydı. Diğer devletler topraklarımızda Vahdettin Han Hazretleri'nin misafiriydiler. Kimse kalkıp Avusturalya'dan buralara gelmez, gelemez. Çok köpek balığı vardı bir kere. OKYANUSU GEÇEBİLMELERİ İMKANSIZ.
4- Madem o kadar büyük bir savaş vardı YOSSİ KOHEN'İN BU FOTOĞRAFI NE? O dönem çekilmiş ve sonradan renklendirilmiş bu fotoğrafta Alaçatı Mojo beach'te güneşleniyor. Sizce o kadar devlet saldırmış olsa böyle rahat olabilir miydi?
5- İngiltere'deki çikolata fabrikalarından gelen gelirle servetine servet katan Mustafa Kemal (Yossi Kohen) Osmanlı içindeki pek çok medya kuruluşunu da satın almıştır ve kendisinden hiç şüphe duymayan vatansever padişah hazretlerimizin aklını zehirleyip onu kandırmıştır. "İngilizler adam toplamışlar, çok kötü girecekler" diye yalan söylemiştir ve planı tutmuştur. PADİŞAHIMIZ "BEN BİR TEKNEYE BİNİP AKDENİZE AÇILIRIM, İNGİLİZLER DE ZATEN BENİM PEŞİME TAKILIR. O ARADA SEN SAVUNMA HATTI OLUŞTUR" BUYURMUŞTUR.
6- 1915 senesinde Ciklet adlı sürat teknesine binerek Marmara Denizi'nden Çanakkale Boğazı'na giren Vahdettin Han tek başına İngiliz Donanması'nı yararak Akdeniz'e inmiştir ve düşman gemilerini peşine takmıştır. Padişahın memleketteki yokluğunu fırsat bilen YOSSİ KOHEN OSMANLI DEVLETİ'Nİ YIKMIŞ VE PADİŞAHIMIZI SÜRGÜN ETMİŞTİR.
Gördüğünüz gibi yalan yanlış bilgilerle kendi diktalarını meşrulaştırmaya çalışmışlardır ama belgeler ortada. Gerçek tarihimize sahip çıkalım!
Kaynak: Katır Kısıroğlu / Çanakkale Savaşı'ndaki Akılalmaz Mantık Hatası
-Fujira-
Bildiğiniz gibi Kamalist rejimin kendi varlığına meşrutiyet yaratmak için sürekli ortaya atıp durduğu bir savaştır Çanakkale Harbi. Dünyanın 4 bir yanından devletlerin işgale geldiğini, Mustafa Kemal'in (YOSSİ KOHEN) ülkeyi kurtardığını anlatırlar. İşte üstad Katır Kısıroğlu'nun araştırmaları bir gerçeği daha ortaya çıkardı: ÖYLE BİR SAVAŞ YOK!
1- Birincisi bahsedilen dönemde Osmanlı mason İngilizler ile harp halindeydi. Trablusgarp'da öldürülen Osmanlı subayı Mustafa Kemal'in yerine geçen İngiliz ajanı YOSSİ KOHEN bu gerçeği farkettirmeden padişahımızın en yakınlarına kadar sızmıştı.
2- İngilizler o kadar saldırı hazırlayacak, Osmanlı'nın da eli armut toplayacak öyle mi? Döneminde kıtalar arası balistik füze teknolojisine sahip Osmanlı Devleti istese 3 günde Londra'yı alabilirdi. Bir defa adam niye asker göndersin? Basar düğmeye, çakar atom bombasını. Osmanlı askerinde o dönem her imkan vardı. Bugünkü ABD (ALLAH'ın Birleşik Devletleri) askerleri ile üniformalarının özellikleri ve benzerlikleri TIPA TIP AYNIDIR.
3- Dünyanın dört bir yanından ordu gelmemiştir, sadece İngilizler ile savaşılmaktaydı. Diğer devletler topraklarımızda Vahdettin Han Hazretleri'nin misafiriydiler. Kimse kalkıp Avusturalya'dan buralara gelmez, gelemez. Çok köpek balığı vardı bir kere. OKYANUSU GEÇEBİLMELERİ İMKANSIZ.
4- Madem o kadar büyük bir savaş vardı YOSSİ KOHEN'İN BU FOTOĞRAFI NE? O dönem çekilmiş ve sonradan renklendirilmiş bu fotoğrafta Alaçatı Mojo beach'te güneşleniyor. Sizce o kadar devlet saldırmış olsa böyle rahat olabilir miydi?
5- İngiltere'deki çikolata fabrikalarından gelen gelirle servetine servet katan Mustafa Kemal (Yossi Kohen) Osmanlı içindeki pek çok medya kuruluşunu da satın almıştır ve kendisinden hiç şüphe duymayan vatansever padişah hazretlerimizin aklını zehirleyip onu kandırmıştır. "İngilizler adam toplamışlar, çok kötü girecekler" diye yalan söylemiştir ve planı tutmuştur. PADİŞAHIMIZ "BEN BİR TEKNEYE BİNİP AKDENİZE AÇILIRIM, İNGİLİZLER DE ZATEN BENİM PEŞİME TAKILIR. O ARADA SEN SAVUNMA HATTI OLUŞTUR" BUYURMUŞTUR.
6- 1915 senesinde Ciklet adlı sürat teknesine binerek Marmara Denizi'nden Çanakkale Boğazı'na giren Vahdettin Han tek başına İngiliz Donanması'nı yararak Akdeniz'e inmiştir ve düşman gemilerini peşine takmıştır. Padişahın memleketteki yokluğunu fırsat bilen YOSSİ KOHEN OSMANLI DEVLETİ'Nİ YIKMIŞ VE PADİŞAHIMIZI SÜRGÜN ETMİŞTİR.
Gördüğünüz gibi yalan yanlış bilgilerle kendi diktalarını meşrulaştırmaya çalışmışlardır ama belgeler ortada. Gerçek tarihimize sahip çıkalım!
Kaynak: Katır Kısıroğlu / Çanakkale Savaşı'ndaki Akılalmaz Mantık Hatası
-Fujira-
SULTAN II. ABDULHAMİT HAN’ın DÜRÜM SEVGİSİ ve DÜRÜMCÜLÜK SEKTÖRÜNÜN TARİHÇESİ
Ünlü araştırmacı yazar, gurme, tarihçi Mustafa Darmadağan'ın 23 Ekim 2013 saat 13.00’daki Konferans’ından alakamıza fevkalade münasebetlendiren bir hususu aktarmak istiyoruz:
1-)ABDULHAMİT'İN DÜRÜM SEVGİSİ
Osmanlı’nın Fatih Sultan Mehmet’ten, Kanuni’den, Yavuz’dan bile büyük olan EN BÜYÜK, FEVKALADENİN FEHİNDE Padişahı Sultan II. Abdulhamit, Dürümün mucidi olan ataları diğer padişahlarını örnek almış ve Dürümcülüğü, SEKTÖR haline getirmiştir. Sultan İkinci Abdulhamit Han her yemek öğününde DÜRÜM YERMİŞ
2-)NEDEN SERVİS DEĞİL DE DÜRÜM?
Servis olarak yemek yemek, en büyük günahlardan biridir. Neden? Sen Allah’ın Nimeti’ni BÜTÜN olarak görmüyorsun, Parça parça ayırıp yiyorsun. Bu da Allah’ın nimetleri arasında ayrımcılık yapmak demektir. O yüzden HARAMDIR! Ayrıca çatal-kaşık kullanmak haramdır. Servis yersen onları kullanırsın. Peygamber efendimiz döneminde çatal-kaşık-bıçak mı vardı?? Ancak Dürüm yaparak, Allah’ın bütün nimetlerini tek bir ekmek altında topluyorsun ve nimetleri birbirinden ayırmıyorsun. Çatala, bıçağa, kaşığa da gerek kalmıyor. İşte bu yüzden hak olan dürümdür.
3-) DÜRÜM, MİLLİ İÇKİ AYRAN, FRANSA'NIN FETHİ
Abdulhamit Hazretleri, ibadetler dışında, elinden dürümü eksik etmezdi. Her zaman elinde dürümleri vardı. Dürümler de sıradan değil, Saray müftüleri tarafından mutfakta okunmuş, üflenmiş dürümlerdi.
Abdulhamit Han sadece tavuk ve eti değil, kuru fasulyeyi, imam bayıldıyı, maklubeyi, hatta çorbayı bile dürüme sardırır, yerdi.
Abdulhamit Han, milli içkimiz ayranın son yudumuyla, dürümün son lokmasını denk getirebilecek kadar takva sahibi birisiydi Padişahımız.
Abdulhamit Fransa’yı Fethettikten sonra, Eyfel Kulesi önünde DÜRÜM YEMEK ÜZEREYKEN çekilmiş fotoğrafı dürüm sevgisine en büyük delildir.
4-)SADRAZAM DÜRÜMCÜ HULUSİ EFENDİ VE DÜRÜMCÜLÜK
Mustafa Darmadağan, Abdulhamit’in sadrazamı Dürümcü Hulusi Efendi’nin torunu olduğunu açıklayınca, şaşırdık. Ancak resimlerini gösterdi, hık demiş burnundan düşmüş çok benziyor, Maşallah. Dürümü, sektör haline getirenlerin fikir babalarından birisidir. Dürümcü Hulusi Efeni, Abdulhamit’ten aldığı yetkiyle padişah fermanını, İstanbul SultanAhmet Camii’nde okumuş. “Bu günden sonra, bakkalda, çarşıda, lokantada, camiide, dergahta, medresede, rasathanede, dürümden başka bir şey yenmeyecektir.” cümlesi içinde geçen Fermanını okumuştur.
5-)KEMALİSTLERİN DÜRÜM DÜŞMANLIĞI
Kemalistler iktidar olduktan sonra dürümcülük yasaklanmış, servisçiliğe başlanmış. Mustafa Kemal(Yossi Kohen) elinde siz hiç Dürüm gördünüz mü? Her yemeği servistir!!! İşte bu da dürüm karşıtlığına delalettir.
Dürüm Zorunluluğu Yeniden Çıksın. Çatal-Bıçak-Kaşık Kaldırılsın!
Kaynak: Mustafa Darmadağan- Padişahlar Dürüm Sever Konferansı Kesiti
-Muston-
Ünlü araştırmacı yazar, gurme, tarihçi Mustafa Darmadağan'ın 23 Ekim 2013 saat 13.00’daki Konferans’ından alakamıza fevkalade münasebetlendiren bir hususu aktarmak istiyoruz:
1-)ABDULHAMİT'İN DÜRÜM SEVGİSİ
Osmanlı’nın Fatih Sultan Mehmet’ten, Kanuni’den, Yavuz’dan bile büyük olan EN BÜYÜK, FEVKALADENİN FEHİNDE Padişahı Sultan II. Abdulhamit, Dürümün mucidi olan ataları diğer padişahlarını örnek almış ve Dürümcülüğü, SEKTÖR haline getirmiştir. Sultan İkinci Abdulhamit Han her yemek öğününde DÜRÜM YERMİŞ
2-)NEDEN SERVİS DEĞİL DE DÜRÜM?
Servis olarak yemek yemek, en büyük günahlardan biridir. Neden? Sen Allah’ın Nimeti’ni BÜTÜN olarak görmüyorsun, Parça parça ayırıp yiyorsun. Bu da Allah’ın nimetleri arasında ayrımcılık yapmak demektir. O yüzden HARAMDIR! Ayrıca çatal-kaşık kullanmak haramdır. Servis yersen onları kullanırsın. Peygamber efendimiz döneminde çatal-kaşık-bıçak mı vardı?? Ancak Dürüm yaparak, Allah’ın bütün nimetlerini tek bir ekmek altında topluyorsun ve nimetleri birbirinden ayırmıyorsun. Çatala, bıçağa, kaşığa da gerek kalmıyor. İşte bu yüzden hak olan dürümdür.
3-) DÜRÜM, MİLLİ İÇKİ AYRAN, FRANSA'NIN FETHİ
Abdulhamit Hazretleri, ibadetler dışında, elinden dürümü eksik etmezdi. Her zaman elinde dürümleri vardı. Dürümler de sıradan değil, Saray müftüleri tarafından mutfakta okunmuş, üflenmiş dürümlerdi.
Abdulhamit Han sadece tavuk ve eti değil, kuru fasulyeyi, imam bayıldıyı, maklubeyi, hatta çorbayı bile dürüme sardırır, yerdi.
Abdulhamit Han, milli içkimiz ayranın son yudumuyla, dürümün son lokmasını denk getirebilecek kadar takva sahibi birisiydi Padişahımız.
Abdulhamit Fransa’yı Fethettikten sonra, Eyfel Kulesi önünde DÜRÜM YEMEK ÜZEREYKEN çekilmiş fotoğrafı dürüm sevgisine en büyük delildir.
4-)SADRAZAM DÜRÜMCÜ HULUSİ EFENDİ VE DÜRÜMCÜLÜK
Mustafa Darmadağan, Abdulhamit’in sadrazamı Dürümcü Hulusi Efendi’nin torunu olduğunu açıklayınca, şaşırdık. Ancak resimlerini gösterdi, hık demiş burnundan düşmüş çok benziyor, Maşallah. Dürümü, sektör haline getirenlerin fikir babalarından birisidir. Dürümcü Hulusi Efeni, Abdulhamit’ten aldığı yetkiyle padişah fermanını, İstanbul SultanAhmet Camii’nde okumuş. “Bu günden sonra, bakkalda, çarşıda, lokantada, camiide, dergahta, medresede, rasathanede, dürümden başka bir şey yenmeyecektir.” cümlesi içinde geçen Fermanını okumuştur.
5-)KEMALİSTLERİN DÜRÜM DÜŞMANLIĞI
Kemalistler iktidar olduktan sonra dürümcülük yasaklanmış, servisçiliğe başlanmış. Mustafa Kemal(Yossi Kohen) elinde siz hiç Dürüm gördünüz mü? Her yemeği servistir!!! İşte bu da dürüm karşıtlığına delalettir.
Dürüm Zorunluluğu Yeniden Çıksın. Çatal-Bıçak-Kaşık Kaldırılsın!
Kaynak: Mustafa Darmadağan- Padişahlar Dürüm Sever Konferansı Kesiti
-Muston-
BİZE 100 KÜSÜR SENEDİR MUSTAFA KEMAL OLARAK ANLATILAN YOSSİ KOHEN İLE İLGİLİ HAKİKATLER
YOSSİ KOHEN KİMDİR?
24 Şubat 1871'de Almanya/Munich'te İngiliz asıllı Yahudi bir ailenin ikinci çocuğu doğmuştur ve tıpkı Arabistanlı Lawrence gibi İngilizler tarafından yetiştirilmiştir. 17 yaşında iken İngilteye giderek burada politika ve İslam toplumunu yıkmak hususunda eğitim almıştır. İngilizlerin büyük İslam imparatorluğu Osmanlı Devleti'ni yıkmak ve ABD'yi (ALLAH'ın Birleşik Devletleri) İngilizleştirmek maksatlarına büyük katkısı dokunmuştur.
1892'de İngiltere'de babasının adını verdiği CHARLIE'NİN ÇİKOLATA FABRİKASI adında bir fabrika açarak iş dünyasına atılmış ve kısa sürede bir servet kazanmıştır. 1911 senesinde Osmanlı'nın büyük subaylarından olan ve padişah Vahidettin Han'a yakınlığıyla bilinen Mustafa Kemal Paşa şehadete erince ONUN YERİNE GEÇMESİ İÇİN İNGİLİZLER TARAFINDAN GÖNDERİLMİŞTİR.
Üzerine konduğu itibar vesilesi ile Mason planlarını bir bir uygulamaya geçirmiştir ve işgal kuvvetlerine karşı direnen Vahidettin Han Hazretlerine büyük bir komplo kurarak onun yerine geçmiştir. Osmanlı İmparatorluğunu yıkıp Cumhuriyet'i kurmuş ve tarihi gerçekleri çarpıtmaya, başta ABD(ALLAH'ın Birleşik Devletleri) olmak üzere pek çok Türk-İslam ülkesini yozlaştırmaya başlamıştır. Kamalizm illetini doruk noktasına çıkarmıştır. Ecdadımızın sarfettiği mübarek cümleleri kendi söylemiş gibi yazdırmıştır. Bunun en başında Yavuz Sultan Selim Han Hazretleri ile aya çıkan dünyanın ilk astronotu KAPAKÇI HÜSEYİN EFENDİ'NİN "İSTİKBAL GÖKLERDEDİR." sözü gelmektedir.
Adolf Hitler olarak bildiğimiz İsmet İnönü sayesinde de doğduğu Alman topraklarına da Kamalizmi yaymış ve savaş çıkarttırmıştır. Resimde görüldüğü gibi aslında gerçek Mustafa Kemal'e benzememektedir, bir defa sünnet-i sakalı yoktur.
1-GERÇEK MUSTAFA KEMAL 1.74 BOYUNDAYDI, YOSSİ KOHEN 1.68
2-GERÇEK MUSTAFA KEMAL MİSVAK KULLANIRDI, YOSSİ KOHEN RAKI İLE GARGARA YAPARDI
3- GERÇEK MUSTAFA KEMAL GÜLMEZ, DANS ETMEZDİ. YOSSİ KOHEN SÜREKLİ GÜLÜYOR, EFE OYNUYOR, VALS YAPIYOR, TWİST YAPIYOR.
4- RESİMDE GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ GERÇEK MUSTAFA KEMAL'İN GÖZLER BİRAZ ÇEKİK. YOSSİ KOHEN'İN İSE FEL-FECİR OKUYOR, CİN GİBİ. PARAYA OLAN AŞKI PARANIN ÜZERİNE KENDİ GÜLEN RESMİNİ BASTIRMASINDAN BELLİDİR.
Kaynak: Mustafa Darmadağan/ Şimdi Gel Gör Beni Bambaşka Biri
-Fujira-
YOSSİ KOHEN KİMDİR?
24 Şubat 1871'de Almanya/Munich'te İngiliz asıllı Yahudi bir ailenin ikinci çocuğu doğmuştur ve tıpkı Arabistanlı Lawrence gibi İngilizler tarafından yetiştirilmiştir. 17 yaşında iken İngilteye giderek burada politika ve İslam toplumunu yıkmak hususunda eğitim almıştır. İngilizlerin büyük İslam imparatorluğu Osmanlı Devleti'ni yıkmak ve ABD'yi (ALLAH'ın Birleşik Devletleri) İngilizleştirmek maksatlarına büyük katkısı dokunmuştur.
1892'de İngiltere'de babasının adını verdiği CHARLIE'NİN ÇİKOLATA FABRİKASI adında bir fabrika açarak iş dünyasına atılmış ve kısa sürede bir servet kazanmıştır. 1911 senesinde Osmanlı'nın büyük subaylarından olan ve padişah Vahidettin Han'a yakınlığıyla bilinen Mustafa Kemal Paşa şehadete erince ONUN YERİNE GEÇMESİ İÇİN İNGİLİZLER TARAFINDAN GÖNDERİLMİŞTİR.
Üzerine konduğu itibar vesilesi ile Mason planlarını bir bir uygulamaya geçirmiştir ve işgal kuvvetlerine karşı direnen Vahidettin Han Hazretlerine büyük bir komplo kurarak onun yerine geçmiştir. Osmanlı İmparatorluğunu yıkıp Cumhuriyet'i kurmuş ve tarihi gerçekleri çarpıtmaya, başta ABD(ALLAH'ın Birleşik Devletleri) olmak üzere pek çok Türk-İslam ülkesini yozlaştırmaya başlamıştır. Kamalizm illetini doruk noktasına çıkarmıştır. Ecdadımızın sarfettiği mübarek cümleleri kendi söylemiş gibi yazdırmıştır. Bunun en başında Yavuz Sultan Selim Han Hazretleri ile aya çıkan dünyanın ilk astronotu KAPAKÇI HÜSEYİN EFENDİ'NİN "İSTİKBAL GÖKLERDEDİR." sözü gelmektedir.
Adolf Hitler olarak bildiğimiz İsmet İnönü sayesinde de doğduğu Alman topraklarına da Kamalizmi yaymış ve savaş çıkarttırmıştır. Resimde görüldüğü gibi aslında gerçek Mustafa Kemal'e benzememektedir, bir defa sünnet-i sakalı yoktur.
1-GERÇEK MUSTAFA KEMAL 1.74 BOYUNDAYDI, YOSSİ KOHEN 1.68
2-GERÇEK MUSTAFA KEMAL MİSVAK KULLANIRDI, YOSSİ KOHEN RAKI İLE GARGARA YAPARDI
3- GERÇEK MUSTAFA KEMAL GÜLMEZ, DANS ETMEZDİ. YOSSİ KOHEN SÜREKLİ GÜLÜYOR, EFE OYNUYOR, VALS YAPIYOR, TWİST YAPIYOR.
4- RESİMDE GÖRÜLDÜĞÜ GİBİ GERÇEK MUSTAFA KEMAL'İN GÖZLER BİRAZ ÇEKİK. YOSSİ KOHEN'İN İSE FEL-FECİR OKUYOR, CİN GİBİ. PARAYA OLAN AŞKI PARANIN ÜZERİNE KENDİ GÜLEN RESMİNİ BASTIRMASINDAN BELLİDİR.
Kaynak: Mustafa Darmadağan/ Şimdi Gel Gör Beni Bambaşka Biri
-Fujira-
BİYOLOJİ DERSLERİNDEKİ KEMALİST PROPAGANDA: MANTARLAR VS BİTKİLER
Yıllardır bize her alanda olduğu gibi Biyoloji Derslerinde de Kemalist propagandayı yaptılar. Bunun en mühimi, Mantarlarla Bitkiler arasındaki anlatış orantısızlığıdır.
Bildiğiniz gibi Biyoloji derslerinde Mantarlar yani Fungi Alemi bize gereğinden fazla anlatılır, bitkiler alemi ise bir iki hücre çizimiyle geçiştirilirdi. Neden mi?
MANTARLAR: KEMALİZM
1-) Mantarlar, sporla çoğalır. Spor neyi bize hatırlatır? Yossi Kohen'in(Mustafa Kemal) "Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim" sözünü...
2-) Mantar türlerinden bir tanesi "Şapkalı Mantarlardır." Şapka neyi hatırlatır? İskeletli Katıf Hocayı asan ŞAPKA KANUNU VE DEVRİMİNİ
3-) Mantarlar nasıl canlılardır? Ekmeğe, ayağa, ota, boka kısaca her yerde olan canlılardır. Aynı Kemalistler gibi nereye el atarsanız orada var.
4-) Kemalist Süper Mario hangi besinle BÜYÜR ve ATEŞ SAÇMAYA BAŞLAR? Mantarla
BİTKİLER: İSLAMİYET
1-) Bitki hücreleri nasıldır? 4 tane Yuvarlak Köşeli. 4 tane Yuvarlak köşe neyi temsil eder? Kutsal R4BİA(4) işaretini.
2-) Bitki hücresinde ne vardır? Kloroplast ve Klorofil. Bitkiye hangi rengi verir? YEŞİL. Yeşil neyin rengidir İSLAM'IN.
İŞTE HER ŞEY ORTADA DEĞİL Mİ? FAZLA UZATMAYA GEREK YOK
Kaynak: Ednan Çoktar-Mantarlar, Bitkiler ve Kemalizm, ŞEM(Şifre Eğitim Merkezi) Yayınları
-Muston-
Yıllardır bize her alanda olduğu gibi Biyoloji Derslerinde de Kemalist propagandayı yaptılar. Bunun en mühimi, Mantarlarla Bitkiler arasındaki anlatış orantısızlığıdır.
Bildiğiniz gibi Biyoloji derslerinde Mantarlar yani Fungi Alemi bize gereğinden fazla anlatılır, bitkiler alemi ise bir iki hücre çizimiyle geçiştirilirdi. Neden mi?
MANTARLAR: KEMALİZM
1-) Mantarlar, sporla çoğalır. Spor neyi bize hatırlatır? Yossi Kohen'in(Mustafa Kemal) "Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim" sözünü...
2-) Mantar türlerinden bir tanesi "Şapkalı Mantarlardır." Şapka neyi hatırlatır? İskeletli Katıf Hocayı asan ŞAPKA KANUNU VE DEVRİMİNİ
3-) Mantarlar nasıl canlılardır? Ekmeğe, ayağa, ota, boka kısaca her yerde olan canlılardır. Aynı Kemalistler gibi nereye el atarsanız orada var.
4-) Kemalist Süper Mario hangi besinle BÜYÜR ve ATEŞ SAÇMAYA BAŞLAR? Mantarla
BİTKİLER: İSLAMİYET
1-) Bitki hücreleri nasıldır? 4 tane Yuvarlak Köşeli. 4 tane Yuvarlak köşe neyi temsil eder? Kutsal R4BİA(4) işaretini.
2-) Bitki hücresinde ne vardır? Kloroplast ve Klorofil. Bitkiye hangi rengi verir? YEŞİL. Yeşil neyin rengidir İSLAM'IN.
İŞTE HER ŞEY ORTADA DEĞİL Mİ? FAZLA UZATMAYA GEREK YOK
Kaynak: Ednan Çoktar-Mantarlar, Bitkiler ve Kemalizm, ŞEM(Şifre Eğitim Merkezi) Yayınları
-Muston-
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)